ADHS nedir?

ADHS (Türkçe: DEHB) „Dikkat Eksikligi ve Hiperaktivite Bozukluğu“ kelimesinin kısaltılmışıdır ve çocuklarda, gençlerde ve yetişkinlerde görülen bir davranış bozukluğunun adıdır. Belirli semptomlara göre ADHS üç ana bölüme ayrılır:

  • Aşırı Dikkat Eksikligi ve Konsantre olma zorluğu
  • Aşırı Impulsivite ve
  • Aşırı Hareketlilik (Hiperaktivite)

Bu arada ADHS rahatsızlığı bulunan kişilerin hastalık belirtilerinin yanı sıra birçok pozitif ve özel yeteneklere de sahip olduklarını da vurgulamak isteriz. Örnegin impulsivite diger yandan spontan olmayla, esnek olmayla ve yaratıcı olmayla kendini gösterebilir. Bu kişilerin sadece eksikliklerini görmek olaya tek yönlü bir bakış açısı olur.

Gelecek sayfalarda (Almanca: ADHS) Dikkat Eksikligi ve Hiperaktivite Bozukluguyla ilgili tüm bilgileri bulabilirsiniz.

Bu sayfalarda sizlere ADHS için kullanılan diğer kullanılan terimler hakkında da bilgi vermek, ADHS in ana semptomlarını göstermek, farklı tipleri hakkında bilgilendirmek ve hastalarda sıkça görülen diğer problemler hakkında bilgi vermek istiyoruz. Bunun yanı sıra ADHS in ne kadar yaygın olduğu ile ilgili bilgi, ADHS'e yol açan nedenler hakkında bilgi, hastalığın çocukluk döneminden yetişkinlik dönemine kadar gelişmesi hakkında bilgiler bulabilirsiniz.

Bir çok uzman günümüzde Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu için ADHS terimini kullanmaktadır. Bunun yanı sıra diğer başka terimler de kullanılmaktadır.

  • HKS (Hiperkinetik Bozukluk) deyimi Almanya'da ve Avrupa'da oldukça yaygındır. Dünya Sağlık Organizasyonu'nun (WHO) uluslararası psikolojik hastalıklar ölçeğinde bu kelime vardır (ICD-10) ve hastalığın tespit edilmesinde kullanılır.
  • Dikkat Eksikligi Bozukluğu (Almanca: ADS, Türkçe: DEB) kelimesi bazen kullanılmaktadır ve ADHS in bir alt kategorisini temsil eder. Bu form aşırı dikkat eksikliği ile kendini göstermektedir. Hiperaktivite veya impulsif davranış ön planda değildir.
  • Minimal Serebral Disfonksiyon (MCD) yada Psiko-Organik Sendrom (POS) daha eski deyimlerdir ve eskiden kullanılırdılar. Bu deyimler bu problemin daha çok beyindeki organik değişmeler sonucu ortaya çıktığını belirtmek için kullanılırdı. Bu rahatsızlığın özellikle hamilelik zamanında, doğum sırasında yada küçük yaşlarda ortaya çıkan komplikasyonlardan kaynaklandığını belirtirdi. Bu görüş açısı, yani ADHS' in bu nedenlerden dolayı ortaya çıktığı artık günümüzde geçerliliğini yitirmiştir.

Diğer başka terimler de, örnegin Sensorik Entegrasyon Bozuklugu, Algılama Bozuklugu, Merkezi Oditif Değerlendirme Bozukluğu bazen kullanılmaktadır. Bunlar da ADHS'in ortaya çıkmasında bazı ana nedenleri görmektedir, ama bu nedenler bilimsel olarak kanıtlanmamıştır

ADHS'li çocuklarda gözlemlenen belirtiler
ADHS rahatsızlığı bulunan çocuklar ve gençler genelde şu alanlarda belirtiler göstermektedir: Dikkat eksikligi, hiperaktivite ve impulsivite. Başka çocuklar da bazen dikkatsiz olurlar ve genelde küçük yaştaki çocuklar büyük çocuklara göre daha hareketlidir. Ama ADHS'li çocukların bu alanda yaşadıkları problemler diğer çocuklara oranla daha fazladır ve çocukların okuldaki gelişmelerini engellemektedir. Bunun yanı sıra çocuğun anne ve baba ile olan ilişkisini, öğretmenlerle olan ilişkisini ve arkadaşlarıyla olan ilişkilerini de olumsuz etkilemektedir. Yaşanan problemler hastalığın derecesine göre değişmektedir ve normal davranışla anormal davranış arasındaki sınır çok incedir. Bu durum diğer psikolojik rahatsızlıklarda veya bedensel hastalıklarda da böyledir, yani farklı derecelerde kendini gösterir. Ama uzman kişiler yine de çocuğunuzda ADHS olup olmadığını tespit edebilirler.

Dikkat eksikliği bozukluklarında tespit için uluslararası kriterler bulunmaktadır. Bu kriterler Dünya Sağlık Organiyaszonu (International Classification of Diseases, ICD-10) ve DSM-5 derece sistemine göre (Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders) değerlendirilmektedir. Bu sistem Amerikan yetkili psikiatri kuruluşu tarafından geliştirilmiştir (American Psychiatric Association). Detaylı bilgiyi "ADHS nasıl teşhis edilir" bölümünde bulabilirsiniz.

Tüm psikolojik rahatsızlıklarda olduğu gibi ADHS'de de "hastalık" kelimesi kullanılmamaya çalışılır. Bunun nedeni bedensel bir hastalıkla ADHS arasındaki farkı gösterebilmektir. Bu yüzden genelde dünyanın her yerinde nötr olan 'psikolojik rahatsızlık' kelimesi kullanılır.

Dikkat eksikliği / Konsantre olma zorluğu

Dikkat eksikliği problemi olan çocuklar, gençler ve hatta yetişkinler için başladıkları bir işi bitirmek çok zor gelir. Genelde sadece kısa bir süre bir işe konsantre olabilirler ve dikkatleri bu işten çok çabuk başka bir şeye dağılabilir. Bu yüzden çoğu zaman uğraştıkları işte hatalar yaparlar.

Bu tür sorunlar genelde başka biri tarafından verilen ve yapılması gereken işlerde gözlemlenir (örn. ev ödevleri, okulda veya iş yerinde yapılması gereken görevler). Bazı çocuklarda bu sorun kendilerinin seçtiği uğraşlarda da gözlemlenmektedir. Örneğin kendilerinin seçtiği bir oyunu aniden bırakırlar ve sonuna kadar oynamazlar.

Hiperaktivite (Aşırı Hareketlilik)

Özellikle anaokul ve ilk okul çağlarında hiperaktivite (aşırı bedensel hareketlilik) davranışı olan çocuklar ve gençler sakin durmamaları ve sürekli hareket halinde olmalarından dolayı dikkat çekerler. Bu sakin durmama örneğin ders sırasında veya öğle yemeğinde sürekli ayağa kalkmaları ve dolaşmalarıyla kendini gösterir. Bu çocuklar genelde sakin sakin bir oyun oynayamaz, sürekli hareket halindedirler, koşarlar veya bir yerlere tırmanırlar. Onlara sakin durmaları ve bir yere oturmaları söylendiğinde bunu sadece kısa bir süre yerine getirebilirler.

Gençlik döneminde bu bedensel aşırı hareketlilik ve sakin duramama biraz azalır. Ama yinede gençte psikolojik bir gerginlik ve huzursuzluk olarak kendini gösterebilir.

Aşırı impulsivite (Dürtüsellik, tepisellik)

Aşırı impulsivite davranışı gösteren çocuklar ve gençler fazla düşünmeden ve çok çabuk hareket ederler. İlk akıllarına gelen davranış/fikir ve dürtülerine göre hareket eder ve bu davranışın getireceği sonuçları üzerine düşünmezler.

Bu dürtüsellik örneğin şu durumlarda kendini gösterir: Çocuklar tam olarak ev ödevinin ne olduğunu okumandan ödevlerini yapmaya başlarlar. Bir soru henüz sonuna kadar okunmadan hemen bir cevap verirler. Diğerleri konuşurken onların konuşmalarını bölerler ve kendilerine sıra gelmesini beklemekte zorluk çekerler.

ADHS in hangi çeşitleri vardır?

Dikkatsizlik ve konsantre olma sorunu, hiperaktivite (aşırı hareketlilik) ve aşırı impulsivite (dürtüsellik) üçü aynı derecede bir arada olmayabilir. Psikolojik rahatsızlığı ağır olan çocuklarda bu üç ana belirti yüksek orandadır ve bütün alanlarda kendini gösterir (aile içinde, okulda ve boş zamanda yapılan aktivitelerde). Eğer rahatsızlık çok ağır değilse her üç alan aynı derecede belirgin değildir ve problemler hayatın her alanında aynı derecede kendini göstermez. Bazen de çocuğun büyüme sürecinde ADHS farklı şekillerde gelişebilir:

Anaokul döneminde hiperaktivite (aşırı hareketlilik) semptomları ve impulsivite (dürtüsellik) ön plandadır. Zaman ilerledikçe özellikle gençlik döneminde dikkat eksikliği/konsantre olma zorluğu belirgindir ama hiperaktivite zamanla azalır.

Amerikan değerlendirme sisteminde (DSM 5) ADHS üç görünüme ayrılır:

 

  • ADHS‘in bileşik görünümü
  • Özellikle dikkat eksikliği ve konsantre olma sorunu görünümü
  • Özellikle hiperaktif-dürtüsel davranan görünüm

Eğer gençlik ve yetişkinlik çağında bu semptomlar azalırsa ve teşhis için yeterli göze çarpan faktör yoksa, diyagnoz verirken DSM 5 ölçeğine ve envanterine göre gençler ve yetişkinler için "kısmi remisyon" ilavesi eklenebilir.

ADHS - Bileşik görünüm – kombine tip

ADHS in bu şeklini gösteren çocuklar ve gençler her üç alanda göze çarpan semptomları gösterirler. Bu çocuklarda hem aşırı hiperaktivite ve aynı zamanda aşırı impulsivite/dürtüsellik (tepisellik) ve çok belirgin olarak da dikkat eksikliği gözlemlenmektedir.

Dünya Sağlık Örgütünün ICD-10 sınıflama sisteminde bu form "Hiperkinetik Bozukluk" (HKS) olarak tanımlanır.

Özellikle dikkat eksikliği gösteren ADHS görünümü

ADHS‘in özellikle dikkat eksikliği gösteren görünümünde aşırı dikkat eksikliği ön plandadır. Dürtüsellik, tepisellik (impulsivite) ve aşırı motorik hareketlilik (hiperaktivite) daha az belirgindir veya hiç yoktur.

Bazen çocuklarda ve gençlerde normalden daha az hareketlilik gözlemlenebilir, buna da Hipoaktivite denir.

Ağırlıklı olarak hiperaktif-impulsif/dürtüsel ADHS görünümü

Ağırlıklı olarak hiperaktif-impulsif/dürtüsel ADHS görünümünde aşırı impulsivite (dürtülerini kontrol edememek) ve aşırı motorik hareketlilik (hiperaktivite) belirtileri ön plandadır.

Bu çocuklarda ve gençlerde dikkat eksikliği (konsantre olma zorluğu) daha az görülmektedir.

Rezidüel tip

ADHS-Rezidüel tipte bütün semptomlar çocukluk döneminde olduğu gibi aşırı derecede belirgin değildir.

Gençlik döneminde hiperaktivite ve impulsivite biraz daha azalır. Bunun yanı sıra aşırı dikkat eksikliği (konsantre olma zorluğu) belirtileri devam eder.

ADHS' in ana semptomları dikkat eksikliği, hiperaktivite (aşırı hareketlilik) ve impulsivite (aşırı dürtüsellik) genelde tek başına ortaya çıkmaz. Çoğu kez bu rahatsızlığı gösteren çocuklar ve gençler diğer başka problem belirtileri de gösterirler. Bu problemler yaş ilerledikçe değişebilir.

ADHS'li çocuklarda ve gençlerde en çok gözlemlenen davranışlar arasında karşıt olma/karşı gelme ve agresif davranışlar yer alır.

Genelde çocuklar ve gençler bilgi ve becerileriyle diğer çocuklardan farklı olmasalarda, birçoğu okuldaki derslerinde sorun yaşamaktadır. Okuma ve yazmada, hesap ve imlada problem yaşarlar ve bu sebeplerden dolayı çoğu kez bir okul sınıfını tekrarlamaları gerekir.

ADHS' li birçok çocuk ve gençte zamanla duygusal sorunlar da ortaya çıkmaktadır, örneğin korku ve kendine güvensizlik gibi. Bu çocukların herhangi bir şeyi yapmada diğer çocuklardan daha az cesaretleri vardır. Bu sorun özellikle okulda kendini gösterir.

Birçok ADHS' li çocuk ve genç çoğu zaman diğer yaşıtları tarafından dışlanmaktadır. Bu bazen - ADHS rahatsızlıkları yüzünden - oyun oynarken oyunu bozmalarından kaynaklanabilir, yada agresif davranışları yüzünden kavgacı ve ozun boyan olarak algılanmalarından kaynaklanabilir.

ADHS'li çocuklar ve gençlerin çoğu zaman gösterdikleri normal dışı davranışlarından dolayı anne baba ve çocuklar arasında sık sık tartışmalar olur. Anne baba ve çocuk arasındaki ilişki bu yüzden genelde problemlidir.

Bazı çocuklarda tikler ortaya çıkar, bunlar örneğin çocuğun yüzünde görülen titremeler/seyirmeler/kasılmalar vaya vücudun üst kısmında kontrolsüz kas hareketleridir.

Karşı gelme / karşıt olma ve agresif davranışlar

ADHS‘li çocuklar ve gençler ADHS rahatsızlığının yanı sıra bir de çoğu kez karşıt olma / herhangi bir şeye karşı gelme ve agresif davranışlar sergilerler. Bu çocuklar genelde evde, kreşte veya okulda geçerli olan önemli kurallara uymazlar. Bunun yanı sıra büyüklerin söylediği sözleri dinlemezler ve çok sık sinir krizleri geçirirler; kardeşleriyle veya diğer çocuklarla sık sık kavga ederler.

Gençlik döneminde bu kişilerin toplumda geçerli olan önemli kurallara uymadığı zamanlar olabilir. Bu değişik davranış şekillerine yol açabilir: Örneğin bazıları, kendini haklı çıkarmak için yalan söyler, bazıları aile içinde veya dışarda hırsızlık yapar veya okula gitmezler ve kaçamak yaparlar, bazıları da akşam gelmeleri gereken saatte eve gelmezler. Hırsızlık ve başka bir kişinin malına zarar vermekten dolayı bu gençler bir çok kez yasalarla sorun yaşarlar.

Okul problemleri

Birçok çocuk ve genç okuldaki derslerinde ve genel gelişmerinde seviye olarak normalin altında olur. Bazı çocuklar genel zeka potansiyeli bakımından bir gerileme gösterir. Ama bu genel olarak zekalarının ve yeteneklerinin azaldığı anlamına gelmez, sadece belli çapta olan bazı alanlarda bu gerileme kendini göstermektedir.

Bu çocuklar ve gençler okumada, yazmada veya matematikte zorluk çekerler. Çoğu kez sınıfta kalırlar. Sık sık ortaya çıkan beceri sorunları ve koordine sorunları da yazılarının iyi olmamasına neden olur.

Birçok çocukta kreş döneminde ve okul öncesi dönemde genel gelişmelerinde gerileme gözlemlenmektedir. Özellikle dil sorunları yani konuşmada, resim yapmada ve hareketlerin koordine edilmesinde problemler (motorik problemler) ortaya çıkar.

Duygusal problemler

Duygusal problemler ilk başta pek göze çarpmazlar, çünkü diğer problemler örneğin hiperaktivite ve aşırı impulsif davranış veya karşıt olma ve agresif davranış daha dikkati çekmektedir.

Bunlar genel olarak güven sorunu ve özgüven eksikliği olarak kendini gösterebilir. ADHS' li bir çok çocuk ve genç zamanla değişik korkular ve güvensizlikler geliştirirler. Herhangi bir şeyi yapmak için diğer çocuklardan daha az cesaretleri vardır. Bu özellikle okuldaki başarılarında gözlemlenir.

Ama başka diğer durumlarda da bu çocuklar ve gençler özgüven sorunu yaşamaktadır. Çoğu kez diğerleri tarafından dışlandıkları için - örneğin yaşıtları tarafından, anne ve babaları tarafından, bakıcılar ve öğretmenler tarafından - hepsi olmasa da birçoğu, topluluk içinde kendinden emin olmayan ve özgüveni az olan bir davranış sergiler.

Bazı çocuklarda ve gençlerde bu durum depresif semptomlara dönüşebilir: Örneğin aşırı üzgün olma, hiç bir şeye ilgi duymama ve hiç bir şey yapmak istememe gibi.

Diğer çocuklar tarafından dışlanma

ADHS li çocuklar ve gençler genelde yaşıtları tarafından dışlanmaktadır.

Bu da çocukların ve gençlerin ADHS-semptomları yüzünden oyun oynarken kurallara uymayıp oyunu bozmalarından, yada impulsif veya agresif davranışlarından dolayı oyun bozan veya kavgacı olarak algılandıklarından kaynaklanmaktadır.

Bu tür sorunları olan birçok çocuk dışlanmaya tepki olarak yaşıtlarıyla arkadaşlıklarını sürdürebilmek için, diğer çocukları zorlayarak onlara istediklerini yaptırmaya, sözlerini geçirmeye çalışır. Ama bu tam ters etki gösterir ve yaşıtları tarafından yine dışlanmalarına yol açar.

Anne ve babayla ve diğer yetişkinlerle olan problemli ilişkiler

ADHS‘li çocukların ve gençlerin gösterdikleri sorunlu davranışlardan dolayı anne ve babalar çocuklarıyla daha sık tartışma yaşamakta ve kavga etmektedir. Bu yüzden çocuk veya genç ile anne baba arasındaki ilişki çoğu kez oldukça zordur.

Anne ve babalar genelde eğitim çabalarında çocuk onları hiç dinlemediği için (tekrar tekrar bir şeyi söylemek ve açıklamak gibi) birçok kez ne yapacağını bilemezler. Ebeveynler iyi bir anne veya baba olamadıklarını veya kendilerinin hatalı olduklarını düşünebilirler. Diğer tarafatan çocukta kendisini anne ve baba tarafından istenmediğini yada ne yaparsa yapsın ama sürekli yetersiz olduğunu düşünebilir.

Bunun yanı sıra bulundukları çevre de böyle bir aileye çocuklarıyla istenilmedikleri duygusunu verebilmektedir. Okul veya kreş öğretmenleri yada genel olarak eğitim kurumları ile araları limoni olabilir.

Tikler

Motorik, yani bedensel hareketleri etkileyen tikler kişinin bedeninde birden ortaya çıkan ve kontrol edilemeyen hareketlerdir. Örn. göz kırpma, burun kıvırma ve kafanın birdenbire sallanması gibi. Sesli tikler kişinin kontrolü altında olmayan birdenbire ortaya çıkan seslerdir. Örn. öksürmek yada bazı kelimeler veya cümleler söylemek gibi. Bu tip tikler ADHS rahatsızlığı olan çocuklarda sıkça görülmektedir. Genelde çocuk yaşlarda başlayıp gençlik dönemine ve hatta yetiştinlik dönemine kadar sürebilirler.

ADHS oldukça sık rastlanan bir psikolojik rahatsızlıktır. Tam olarak sayı söylemek için verilen teşhislere, teşhisin nasıl yapıldığına ve nüfusun hangi grupları söz konusu olduğuna bakmak gerekir. (Bu teşhisler ICD-10 yada DSM-5 ölçeğine göre verilir).

ADHS‘in dünya çapında çocuklar arasında ve gençler arasında 5% oranında olduğu sanılmaktadır. Bu istatistikte Amerikan değerlendirme ölçeği kullanılmaktadır ve bu envanterde daha az kriter vardır. Eger daha katı kriterleri olan ICD-10 değerlendirme ölçeğine göre değerlendirme yapılırsa o zaman bu sayı 1% ilâ 3% arasındadır.

Almanya'da ADHS sayısı ile ilgili yapılan bir araştırma Almanya'da da buna benzer sayıların olduğunu göstermektedir.

Tüm araştırmalarda ADHS in yoğunluğunda cinsiyete göre farklılıkar olduğu görülmektedir. Erkek çocuklarda bu problem kız çocuklara göre daha sık oranda ortaya çıkmaktadır.

Kız çocuklarında ve erkek çocuklarında ADHS

ADHS erkek çocuklarında daha sık ortaya çıkmaktadır. Yapılan araştırmalara göre bu sayı 2-4 kere daha fazladır.

Bunun nedeni henüz tam olarak bilinmemektedir, ama genetik faktörlerin bir rol oynadığı tahmin ediliyor. Bir başka etken olarak da, erkek çocukların ve kız çocuklarının halen farklı biçimde yetiştirilmesinden/eğitilmesinden kaynaklandığı düşünülmekte.

Erkek çocukları için daha sık teşhis ve terapi için başvuruda bulunuluyor. Bunun nedeni erkek çocuklarının daha fazla oranda dikkat çeken semptomları göstermelerinden dolayı kaynaklanabilir. Erkek çocuklarında hiperaktivite ve impulsif davranış bozukluğu daha sık gözlemlenmektedir.

Diğer eşlik eden problemlerde de erkek çocuklar daha fazla rahatsız edici semptomlar göstermektedir. Örneğin agresif davranış ve karşı gelme. Kız çocuklarda daha sık dikkat eksikliği ve duygudurum problemleri görülmektedir. Örneğin düşüncelere dalma, kendine güvensizlik yada üzgün olma gibi. Ama henüz bu semptom farklılığı, yapılan araştırmaların tümü tarafından kanıtlanmış değidir.

Almanya’da ADHS

Almanya'da bu alanda yapılmış olan ve anne ve babaların cevaplarını temel alan yeni bir araştırma bulunmaktadır. Bu araştırmada 7 ilâ 10 yaş arasındaki çocukların anne ve babalarının % 6'sı çocukların bir çok semptom gösterdiğini söylemekte ve bu yüzden bu çocuklarda ADHS rahatsızlığı söz konusu olabileceği (DSM 5 ölçeğine göre) düşünülmektedir. 10 ilâ 13 yaş arası çocuklarda bu oran % 4,5 dır ve 14 ilâ 17 yaş arasındakilerde % 4'ün biraz altındadır. Ama eğer daha katı kriterleri olan ICD-10 ölçeği temel olarak alınırsa, bu oranlar daha azalmaktadır.

Bu rahatsızlığın teşhisi için gerekli olan diğer kriterler de dikkate alındığında, -örneğin problemin bir çok alanda kendini göstermesi gerekmesi ve 6 yaşın altında ortaya çıkmış olması gibi-, o zaman bu sayılar tabiki daha da azalmaktadır. DSM 5 ölçeğindeki kriterlere göre değerlendirme yapılırsa, tüm yaş grupları için bu sayı % 5'den % 2,2'ye düşmektedir.

Ama genel olarak bakıldığında Almanya'da 500.000 çocuk ve gençte ADHS rahatsızlıgı bulunduğu söylenebilir. Erkek çocuklarda bu rahatsızlığa 2 ilâ 4 kez daha fazla rastlanmaktadır.

Henüz ADHS'in neden oluştuğu ile ilgili tam ve kesin bir cevap bulunamamıştır.

Ama bir çok bilim adamı şu konuda aynı sonuca varmaktadır: ADHS' in nedenlerinin başında beyin işlemindeki değişmeler gelmektedir. Bu değişmeler çok karmaşıktır ve çocukta en modern methodlarla bile tespit etmek genelde mümkün değildir. Aşağıdaki video ADHS olan kişinin beynindeki bu işleme değişimini göstermektedir.

Beyindeki nörotransmitter reseptörleri üzerinde yapılan bilimsel araştırmalarda (bunlar beyindeki taşıyıcı hücrelerdir ve beyin hücreleri arasında bağlantıları kurmaktadırlar) ADHS olan çocuklarda bu hücrelerde bazı tipik değişiklikler tespit edilmiştir. Ama beyindeki bu fonksiyon bozukluğunun oluşum nedeni henüz tam anlamda bilimsel olarak sonuçlandırılmamıştır.

Günümüzde ADHS'in oluşumunda birçok genetik değişikliğin etkisi olduğu düşünülmektedir. Birde bu genetik faktörlerin yanında etken olan diğer başka faktörler de vardır, örn. hamilelik ve doğum sırasında ortaya çıkan komplikasyonlar veya çevresel faktörler gibi. Bu faktörlerin hepsinin ADHS'in oluşumunda etkili olduğu düşünülmektedir.

Hamilelik ve doğum sırasında ortaya çıkan komplikasyonlar ve zorluklar veya yeni doğmuş bebeğin yaşadığı sağlık sorunları (örn. erken doğum, annenin hamilelik sırasında aşırı sigara veya alkol kullanımı) beyin hücreleri fonksiyonlarını etkileyebilir ve ADHS'in oluşma riskini yükseltebilirler.

Ama bunun yanı sıra çevresel faktörlerin, yani çocuğun büyürken bulunduğu aile ortamı, kreş ve okulda bulunduğu ortamlar da bu problemlerin derecesini ve gelişmesini büyük oranda etkilerler.

Genetik Faktörler

Yapılan yeni bilimsel araştırmalar genetik faktörlerin ADHS' in gelişmesinde büyük bir rol oynadığını ortaya koymaktadır. Hatta bu kalıtsal faktörlerin ADHS' in oluşumunda en önemli rolü oynadığı düşünülmektedir.

Ama "moleküler genetik araştırma" adı altında yapılan araştırmalarda, henüz bu genetik nedenler tam olarak tespit edilememiştir. Geçtiğimiz yıllarda genetik faktörlerle ilgili elde edilen veriler artmış olsa da, bu faktörlerin nedenleri henüz kesin olarak tespit edilememiştir. Birçok kez nörotransmiterlerde genetik değişiklikler tespit edilmiştir. Bunlar beyindeki taşıyıcılardır ve beyin hücreleri arasındaki bağlantıyı kurmaktadırlar/bir dış uyaranı iletmektedirler. Bu taşıyıcılardan biri Dopamin Reseptör Genidir ve bu sistemde genetik değişiklikler tespit edilmiştir.

Günümüzde bir çok genetik değişikliğin bir arada etkisi olduğu düşünülmektedir ve bu genetik faktörlerin diğer etkenlerle, örn. hamilelik ve doğum sırasında yaşanan komplikasyonlar veya çevresel faktörler, AHDS‘in gelişmesinde önemli bir etken olduğu düşünülmektedir.

Hamilelik ve doğum sırasında yaşanan komplikasyonlar

Hamilelik döneminde, doğum sırasında veya yeni doğmuş bebeğin yaşadığı komplikasyonlar ve sorunlar (örn. erken doğum, annenin hamilelik süresince sigara veya alkol içmesi gibi) faktörler beyin fonksiyonlarında etki yaratabilir ve buda ADHS oluşma riskini çoğaltabilir.

Ama ADHS rahatsızlığı olan çocukların ve gençlerin çoğunda bu tür komplikasyonlar bulumamaktadır ve her zaman da bu tür faktörler ADHS'e yol açmaz.

Burda da büyük ihtimalle genetik faktörler rol oynamaktadır: Genetik bazı belli yapıya sahip olan çocuklarda annenin hamilelik süresinde sigara içmesi ADHS riskini yükseltmektedir. Diğer yandan başka genetik yapıya sahip olan çocuklarda böyle bir yüksek risk yoktur.

Çevresel Faktörler

ADHS'in oluşması ve gelişmesi aile ve okul çeversi tarafından etkilenebilir.

Aile işleyişi, kreş ve okuldaki ortam da ADHS'le yaşayan bir çocuk için rahatsızlığın tek nedeni değildir, ama bu faktörler hastalığın oranını ve gelişmesini etkileyebilirler. Eğer anne-babada da psikilojik rahatsızlıklar varsa (örn. ADHS-Problemleri) yada ailede çok kavga ediliyorsa, yada maddi sorunlar çok fazlaysa, çocuktaki ADHS-semptomları çoğalabilir. Ama burada da yine aile işleyişi ve okul ortamı ile çocuğun genetik yapısı ve hamilelik ve doğum sırasındaki komplikasyonlar arasında bağlantı vardır.

Çocuklardaki aşırı hareketlilik ve impulsif davranışdan dolayı ADHS olan çocuklar diğer çocuklara oranla daha sık yasaklarla karşılaşmaktadır ve bu yasakları daha sık çiğnerler. Bunun yanı sıra ADHS olan çocuklar, normal olan bir eğitime diğer çocuklar gibi reaksiyon göstermezler. Anne-baba, bakıcılar ve öğretmenler bu yüzden çoğu kez zor durumda kalırlar. Böylece ikazlardan ve yasaklardan oluşan bir kısırdöngü oluşmaktadır. Aile içinde, anaokulda ve okulda olsun yaşanan pozitif deneyimler bu negatif deneyimlerin yanında arka planda kalırlar. Çocuk veya genç ve anne-baba arasında, veya öğretmen ve çocuk/genç arasında oldukça sık olumsuz deneyimler yaşanmaktadır ve bu negatif etkileşimler gittikçe artar.

Bu negatif deneyimler çocuğun daha fazla oranda aşırı hareketlilik göstermesi/huzursuz olması, impulsif davranması ve dikkat eksikliği/konsantre olamaması ile reaksiyon gösterme riskini çoğaltır. Bunun yanı sıra karşı koyma/karşıt olma ve agresif davranışlar da çoğalır ve böylece ADHS semptomları ve diğer problemler artar

ADHS semptomları okul öncesi yaşlarda kendini gösterir ve genelde en geç 5 veya 6 yaşlarında çok belirgindirler.

Bu çocuklar genelde bebeklik / küçük çocukluk dönemi problemlerle dikkat çekerler ve ADHS semptomları çocuğun anakokul dönemi çoğalır. En zor olan dönem ilkokul dönemidir.

Gençlik döneminde ADHS‘in bazı ana semptomları azalabilir. Ama bir çok kişi yetişkinlik döneminde bile büyük problemler yaşarlar.

Bebeklik / Küçük çocukluk dönemi

Bebeklik ve küçük çocukluk dönemindeki çocuklar da bazen ADHS semptomları göstermektedir. Bu çocuklar çok hareketlidir. Çoğu zaman huzursuzdurlar ve kolay kolay rahat durmazlar. Bazı çocuklarda regulasyon bozukluğu vardır. Yani bu çocuklar yemek yemede, yameği hazmetmede ve uyku problemi yaşarlar. Genelde gergindirler ve çok ağlarlar. Bu problemler anne ve babayı oldukça yorabilir.

Eğer anne baba bu regülasyon bozukluğuyla baş edemiyorsa, ADHS'in gelişmesi de daha çabuk ilerler. Sonradan ADHS semptomları gelişen bazı çocuklarda, daha bebeklik döneminde gelişim sorunları görülmektedir. Örn. bu çocuklar daha geç yürümeye veya konuşmaya başlarlar.

Anaokul Dönemi

Anaokul yaşlarındaki çocuklarda genelde motorik hareket bozuklukları ve aşırı hareketlilik görülmektedir.

Bu çocuklar uzun bir süre ve sakin bir şekilde oyun oynayamazlar. Bazen bu sorunlar çocuk evdeyken daha az iken, anaokulda daha fazladır. Bunun nedeni çocuğun anaokulda daha fazla dış uyaranlarla karşılaşmasındandır. Birçok çocuk da aşırı sinir krizleri geçirir/aniden parlarlar ve kurallara ve konulan sınırlara uymazlar.

Anne baba genelde çocuğun bu dengesiz davranışlarından dolayı çok yorulmaktadır. Çocuğun bu davranış bozuklukları anne babadan oldukça fazla sabırlı olmasını ve çocuk ile ilgilenmesini gerektirmektedir, ama bunu yapmak her zaman mümkün değildir. Çocukların aşırı impulsif olmalarından dolayı evde ve sokakta bir kaza geçirme riski oldukça fazladır.

Bazı çocuklarda bir de gelişme sorunu ortaya çıkabilir. Örneğin bu çocuklar motorik hareketlerde zorluk çekerler, yada diğer yaşıtlarına kıyasla pek iyi konuşamazlar. Motorik hareket problemleri olan çocuk örneğin resim yapmayı sevmez, özellikle bir resimdeki boş kısımları boyamayı sevmez, yada diğer yaşıtlarına kıyasla kalem ve makas kullanmakta zorluk çeker.

İlkokul dönemi

Okula başlayan çocuklarda sorunların çoğaldığı gözlemlenmektedir. Tipik semptomların yada diğer problemler bu dönemde artar, çünkü çocuk okula başlamasıyla uyması gereken kurallar çoğalır. Örneğin çocuğun sakin durma/oturması, sabırlı olması, dayanma gücü olması, ve konsantre olması gerekmektedir ve bu kurallar çocuğu yorar.

Aile içinde çocuğun ev ödevlerini yapması büyük bir sorun haline gelebilir. Okulda alınan kötü notlar, ve özellikle okumada ve yazmadaki problemler her zaman olmasada oldukça sık görülmektedir. Bu sorunlar nedeniyle çocuklar çok çabuk ders yapma hevesini yitirler. Çocukta agresif davranışlar ve özgüven problemleri çoğalabilir. Okuldaki sorunlar o kadar ağır olabilir ki, çocuk sınıfı tekrar etmek zorunda kalabilir veya genç kişinin başka bir meslek eğitimine başlaması gerekebilir.

Bunun yanı sıra bu çocuklar genelde bu dönemde diğer çocuklar tarafından dışlanma problemı yaşarlar. Bu sorunlar bu çocuklardaki düşük benlik değerinin ve agresif davranışların artmasına yol açabilir.

İlkokuldan diğer okullara geçerken (ortaokul, lise) okul durumu oldukça değişir. Okuldaki dersler zorlaşır ve artık her derse başka bir öğretmen gelmektedir. Bu yüzden öğretmenle öğrenci arasında sağlam bir ilişki kurmak oldukça güçtür ve bu da ADHS'li çocuklar için çok önemlidir. Yaşanan bu değişiklikler çoğu zaman çocukta ADHS semptomlarının çoğalmasına neden olur.

Gençlik dönemi

Gençlik döneminin başlamasıyla genelde bedensel hareketlilik azalır, ama dikkat eksikliği problemleri ve impulsif davranışlar devam eder.

Bazı çocuklarda ADHS bozukluğunun seyri iyi giderse, bir zaman sonra - bu çocuklar halen çok hareketli olsalarda - artık diğer yaşıtlarıyla arasında herhangi bir fark görülmez. Çocukken agresif davranış bozuklukları gösteren gençler, genelde sonradan dissosyal davranış bozuklukları geliştirirler. Bu davranış bozuklukları genelde okula gitmeme, aşırı yalan söyleme ve hırsızlık yapmak olarak kendini belli eder. Bu gençler çoğu zaman buna benzer problemler yaşayan gençlerle arkadaşlık kurarlar ve bu süre içerisinde alkol ve uyuşturucu kullanımı ortaya çıkabilir.

Eğer gençlik döneminde aşırı impulsivite ve dikkat eksikliği sorunları varsa bu bireylerin trafik kazaları yaşama riski de fazladır. Cinsel meraklılık ve riskli davranışlar çoğu zaman bulaşıcı hastalıklara ve erken hamile kalmaya yol açabilir.

Eğer çocuk uzun süre boyunca okulu çok negatif algılamış ise, okulla ilgili her şeye karşı aşırı bir antipati oluşturur (örn. 'Null Bock') ve bununla birlikte çocuğun benlik değeri de azalır. Eğer birey çocukluk ve gençlik döneminde okulda, aile içinde ve yaşıtlarıyla sürekli olumsuz deneyimler edinmiş ise, bu kişi ileride depresif semptomlara daha fazla yatkınlık gösterir.

Yetişkinlik dönemi

Gençlik dönemindeki davranış bozuklukları bazı bireylerde yetişkinlik dönemine kadar devam edebilir. Ama bazı kişilerde bu yaşlarda semptomlar daha da azalabilir.

En negatif gelişme, gençlik döneminde antisosyal davranış bozukluğu gösteren ve okulu kötü notlarla bitiren bireylerde gözlemlenmektedir.

Aşırı hareketlilik yetişkin kişilerde artık pek ön planda değildir, bu sorun yetişkinlerde bireyin kendini huzursuz ve gergin hissetmesine dönüşür. Aşırı impulsivite (dürtüsellik/düşünmeden hareket etme) devam edebilir ve örneğin şu alanlarda kendini gösterebilir: Sırasını beklemekte güçlük çekmek, yada konuşurken başkalarının sözünü kesmek gibi. Ama yetişkinler en fazla dikkat eksikliği ve konsantre olma problemleri yaşarlar. Özellikle bu sorun iş yerinde, aile içinde yada boş zamanlarda yapılan aktivitelerde belirgindir. Bunun yanı sıra kişiler bir şeyi organize etmekte güçlük çeker, unutkandırlar ve çoğu kez plansız hareket ederler.